5 Kasım 2008 Çarşamba
Gripten nasıl korunuruz?
Havaların soğumasıyla grip vaka-ları tekrar kendini göstermeye başladı. 9 basit adımda kendinizi gripten koruyabilirsiniz...
Ellerinizi sık sık yıkayın
Ellerinizi yıkamak sizi birçok bulaşıcı hastalıktan olduğu gibi gripten de koruyacaktır. Bunun yanısıra bakterilerden korunmak için kullandığınız telefon ahizelerini ve çalışma masası gibi yüzeyleri düzenli olarak dezenfekte etmelisiniz.
Grip olan arkadaşlarınıza yaklaşmayın
Çevrenizde grip olan kişilere çok yaklaşmamaya ve telefon, bardak gibi eşyaları ortak kullanmamaya dikkat edin.
Beslenmenize dikkat edin
Bağışıklık sisteminizin zayıflamaması için düzenli ve dengeli beslenmeye özen gösterin. Tek yönlü beslenmeden kaçınarak bol bol sebze ve meyve tüketin. Yetersiz uyku, aşırı alkol ve sigara tüketiminin de bağışıklık sisteminizi zayıf düşüreceğini unutmayın.
Mevsime göre giyinin
Sonbahar-kış aylarına uygun kalın ve yünlü kıyafetleri tercih edin. Fakat terli kalmanın da hastalıklara davet çıkaracağını göz önünde bulundurun.
Düzenli egzersiz yapın
Vücudunuzun mikroplara karşı dirençli olması için bağışıklık sisteminizi güçlendirmeniz gerekiyor. Düzenli yapılan egzersizin ise bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkisi olduğu biliniyor. Bunun için gün içinde kısa da olsa egzersize zaman ayırmaya çalışın.
Bal
Bal ve pekmezin soğuk havalarda vücudun ısınmasına yardımcı olarak grip ve benzeri hastalıklara karşı koruyucu özelliği olduğu biliniyor.
Yoğurt
Sağlıklı beslenmenin en önemli gıdası olarak tanınan yoğurt, araştırmanın sonuçlarına göre soğuk algınlığını önlüyor. Kaliforniya Üniversitesi araştırmacılarının yaptığı çalışmaya göre, her gün yoğurt yiyen kişiler kışın daha az hastalanıyor.
Domates çorbası
Amerikan Klinik Gıda Gazetesi'ne göre, sağlıklı yaşam için domates vazgeçilmez yiyecekler arasında bulunuyor. Domates ağırlıklı beslenenlerin enfeksiyonla mücadelede dirençli oldukları belirtiliyor.
Sarımsak
Sarımsak, grip virüslerinin vücutta çoğalmasını engelleyen allicine ve aliin maddelerini bol miktarda içeriyor. Dolayısıyla günde 3-4 diş çiğ sarımsak yemek, gripten koruyor.
Bu çayı için eşinizle olan tüm sorunları çözün!
Karı-koca ve gelin-kaynana tartışmalarına bitkisel çözüm...
Kayserili bir aktar, aile içindeki kavgaları önleyen bir bitki karışım çayı üretti. Melikgazi ilçesi 27 Mayıs Caddesi üzerinde hizmet veren Nuri Akdamar isimli bir aktar, kendi eşiyle sık sık tartışmaları sebebiyle rahatlatıcı bir çay yaptığını ve işe yaradığını söyledi. Bu karışımı ticarete dönüştürdüğünü söyleyen Akdamar, çayın insanı sakinleştirici ve sinir alıcı özelliğinin olduğunu ileri sürdü. Akdamar, "4 bitkinin karışımı ile hazırlanan bu çayın rahatlatma özelliği var. Karışımın içerisinde Melisa, Mercan Karabaş ve Kantoron bitkileri bulunmaktadır. Vatandaşlardan olumlu tepkiler alıyoruz" dedi.
İşyeri sahiplerinden 7 yıllık aktar Emel Ketencioğlu ise, çayın aile içindeki şiddete iyi geldiğini belirterek, vatandaşların dikkatini çekmesi için bitkisel karışıma, gelin-kaynana ve karı-koca kavgasını engelleyen çay olarak isimlendirdiklerini ifade etti.
Sık sık bitkisel çaydan satın aldığını kaydeden bazı vatandaşlar, çayın rahatlatıcı özelliğinin olduğuna söylediler.
Bir kaşığı bile sağlığınız için yeterli
Tansiyon ve kolesterolü dengeleyip kanseri önlüyor.
Salata, hamur işleri ve yemeklerde kullanılan keten tohumu, insan sağlığını etkileyen birçok hastalığa engel oluyor. Uzmanlar, keten tohumunun sağlığa faydalarını şöyle sıraladılar:
"Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kalp-damar hastalıklarından korur. LDL kolesterol ve trigliserit seviyesini, yüksek tansiyonu düşürür. Romatizmal hastalıkları önler. Sinir sistemini ve hafızayı güçlendirir. Kan şekerini dengeler. Konsantrasyon bozukluğuna, yaşlanmaya bağlı dikkat dağınıklığına karşı iyi gelir.
Haricen kullanıldığında yaraların çabuk iyileşmesini sağlar, nasırlarda kompres olarak, ayrıca egzama ve sedef hastalıklarında kullanılır. Solunum yolu hastalıklarında olumlu etki yapar. Ruhsal bozukluklara karşı iyi gelir. Öksürüğü giderir. Yüksek oranda çözünür ve çözünmez lif içerir, göğüs, kolon, prostat kanserine karşı koruyucu olan lignanların kaynağıdır .
Yedikçe öldürüyor
Terör örgütlerinden daha sinsi...
Efe, yazılı açıklamada, terör örgütlerinden daha sinsi ve daha tehlikeli terör mekanizmasının "gıda terörü" olduğunu ifade etti.
Cipslerin özellikle çocuk tüketici kitlesini hedef seçen ancak diğer yaş gruplarının da ilgisini çekmeyi başaran bir tüketim maddesi olduğunu kaydeden Efe, "her zararlı ancak bir şekilde satıcısı için karlı olan ürün gibi bu ürünün de tüketiciye cezbedici bir şekilde sunulduğunu" dile getirdi.
Efe, şunları kaydetti:
"En önemli konu içerdikleri trans fat yağlardır ki bu yağlar doğal olarak çok az bulunabilen, ancak gıda sanayinde kullanılan hidrojenizasyon tekniğine bağlı olarak özellikle margarin ve diğer birçok üründe bulunmaktadır. Bu yağlar oldukça riskli bir ara madde olup dünyanın birçok yerinde yasaklanmıştır. Trans yağlar maalesef ülkemizde bisküviden cipse, hazır keklerden gofretlere, margarinlerden krakerlere yüzde 30'lara kadar değişen oranlarda bulunduğu/kullanıldığı bilimsel deneylerde ortaya çıkarılmış bir gerçektir.
Cipsler özellikle gıdalardaki istenmeyen tat duyularını bastırmak veya mamulü daha lezzetli göstermek amacı ile kullanılan glutamatlar da içermektedir.
Derneğimiz TÜ-MER, son günlerde duyarlı sivil toplum örgütleri tarafından gündeme getirilen cipsler için sigara paketlerinde olduğu gibi sağlığa zararlıdır ibaresinin yazılması çağrısını desteklemektedir.
Ancak temel çözümün insanlarımıza sağlıklı ve doğal beslenmeyi teşvik etmek olduğunu, katkılı ve sanayi ürünlerinden mümkün mertebe uzak durmak gerektiğini aşılamak, üreticileri de bu yönlü bir üretime teşvik etmek olduğunun altını tekrar çizmekteyiz."
Cipslerde kullanılan bir diğer tehlike katkı maddesinin "Akrilamid" olduğunu, bu maddenin karbonhidrat ve proteinlerin bir arada bulunması ve yüksek ısıya maruz kalması (pişirme işlemi) durumunda ortaya çıktığını aktaran TÜ-MER Başkanı, "Bu maddenin "kanserojen" olduğu ve sigara dumanında da bulunduğu bilinmektedir. İçilmesi kansere yol açan bir maddeyi çocuklarımıza paket paket yedirmenin ne denli doğru bir davranış olduğunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz." diye konuştu
Windows 3 Artık Resmen Emekli
Yıllardır neredeyse hiç bir yerde göremediğimiz Windows 3, işletim sistemleri alemine veda etti. Peki Windows 3'ün geçmişini biliyor muydunuz?
İlk Windows 3.0, 22 Mayıs 1990'da piyasaya sürülmüştü. Bundan kısa bir süre sonra çok sayıda multimedya ve network özellikleriyle beraber Windows 3.1 çıktı. Buna rağmen Microsoft'un, Windows 3.0 ile yaptığı ilerleme inanılmazdı; 32 bit performansı, gelişmiş grafikler ve güçlü Intel 386 işlemciye tam destek.
Yüksek Sistem Gereksinimleri
Windows 3 serisi işletim sistemlerinin sistem gereksinimleri için sıkı durun. Tam 640 KB belleğe ihtiyaç duyan Windows 3'ü kurabilmek için sabit diskinizde tam 7 MB yer açmasınız gerekiyor. Ayrıca EGA, VGA veya CGA görüntü kartlarından birine ihtiyaç duyarken, 10 MHz ve üzerinde çalışan bir 8086/8088 işlemci de sistem gereksinimleri arasındaydı.
Eee PC artık masaüstünde
Asus'un dizüstü bilgisayar dünyasında büyük yankı yaratan Eee PC'sinin masaüstü çeşitlemesi Eee Top tanıtıldı.
İSTANBUL - Asus'un son bir yıldır teknoloji dünyasının gündemini meşgul eden dizüstü bilgisayar yelpazesi Eee PC'nin dokunmatik ekranlı masaüstü sürümü Eee Top resmen duyuruldu. Eee Top 1602 ismiyle tanıtılan ürünün 710 dolar fiyatla kısa bir süre içinde piyasaya sürüleceği belirtildi.
1,6 GHz Intel Atom N270 işlemci ve Intel GMA 950 yonga setine sahip yeni ürün, Eee PC'nin sadece internet odaklı kullanım üzerine giden stratejisi yerine özellikle multimedya ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik bir ürün olarak tanıtılıyor.
16:10 ekran oranı, SRS Premium ses çıkışı, 160GB SATA sabit sürücü, 802.11n kablosuz ağ bağdaştırıcısı ve SDHC hafıza kartı genişletme yuvasına sahip olan ürün, dokunmatik bir ekrana sahip. Windows XP işletim sistemi ile birlikte dağıtılacak ürünün anakartı üzerine gömülü olarak gelen Linux işletim sistemi SplashBox ExpressGate sayesinde kullanıcılar ayrıca 12 saniye gibi kısa bir sürede açılan hazır bir işletim sistemine sahip olacaklar.
9 ytl lik uçak bileti diyalogları
Onur Air tarafından geçtiğimiz hafta 9 YTL'den satışa sunulan yaklaşık 10 bin iç hat biletini almak için şirketin Çağrı Merkezi'ni arayanlar ile görevliler arasında ilginç diyaloglar yaşandı. |
-Antalya'ya ayın 22'sine iki kişilik yer ayırtacağım. Yer var mı? -Var efendim hem de kampanyalı. -Ne kadar? -Bilet başı 9 YTL efendim. -? -Alo. -Kardeşim bilet ne kadar dedim? -İki kişi 18 YTL, kişi başı dokuz YTL efendim. -Ya, gidin işinize saçmalamayın (içeriye seslenerek) yanlış düştü numara dalga geçiyor birisi. -Telefonu kapatır. ***** -Ben işadamıyım. Utanırım acenteden 9 YTL'lik bilet istemeye. Böyle telefonla direkt alamaz mıyım? ***** -Kızım İzmir'e 9 YTL'lik biletlerden istiyorum iki tane. -Maalesef İzmir'e tüm kampanya biletlerimiz satıldı efendim. -Adana'ya olsun o zaman. -Üzgünüm efendim Adana için olanlar da bitti maalesef. -Ya; nereye varsa ver kızım. Şu kadını ölmeden bi uçağa bindireyim. ***** (Kampanyanın birinci haftası. Tüm biletler tükendikten sonra). -İndirimli biletlerden istiyorum. -Maalesef tüm kampanya biletlerimiz satıldı efendim. -Yalancılar sizi. -Bineceğim uçağa. Bağıracağım 'kim 9 YTL'lik biletlerden aldı diye' kimse elini kaldırmazsa da sizi mahkemeye vereceğim. ***** -İndirimli bilet kaldı mı? -Tüm kampanya biletlerimiz satıldı efendim. -Ben öylesine sormuştum zaten. Olsa da almayacaktım. ***** -Samsun'a iki kişilik 9 YTL'lik biletlerden istiyorum. Ayın 8'ine. -Var efendim. İsimleri alayım lütfen. -Kızım bagajda filan değil, normal koltukta uçacağız değil mi biz? -Elbette efendim. -Emin misin sen? -Eminim tabi efendim. -İyi, alayım o zaman. ***** -Dokuz YTL'lik bilet almıştım ama bir değişiklik yapacağım. -Kampanya biletlerinde değişiklik yapamıyoruz efendim. -Diyarbakır yerine Erzurum olacaktı sadece. -Üzgünüm efendim dokuz YTL'lik biletlerimizde değişiklik yapamıyoruz. -Soyguncular. Sadakam olsun. ***** -Dokuz YTL'lik biletlerden istiyorum. -Hangi yön ve tarihe olacak efendim. -Hiç fark etmez. Çoluk çocuk uçak görsün. ***** -Bacım Gaziantep'e dokuz YTL'lik bilet alacaktım. -Maalesef hiç kalmadı efendim. -Hiç mi kalmadı? -Hiç kalmadı. -Nasıl olur. Binlerce bilet satıldı yani. -Kampanya dahilinde olanlar geçen hafta satıldı. -O kadar adam ne yapacak Antep'te hayret bir şey. Allah Allah. ***** -Alo. -Onur Air mi? -Buyurun efendim Çağrı Merkezi nasıl yardımcı olabilirim? -Dokuz YTL'lik bilet alacaktım. -Sadece internet ve acentelerden alabiliyorsunuz. Ban sadece yer olup olmadığını söyleyebilirim. -Ablacım ver sen parasını, ben gelince takdim edeyim sana. Biter filan şimdi. |
Uğur Dündar'a ağır suçlama
HAİN SALDIRI ÜZERİNDEN VURMAYIN
Erdoğan, Aktütün saldırısının ardından, köyde okul ve öğretmen bulunmadığı iddiasıyla büyük bir skandal habere imza atan gazeteci Uğur Dündar'a yüklendi.
TBMM'deki grup toplantısında terör olaylarını ve hükümetin terörle mücadele stratejilerini aktaran Başbakan Erdoğan, bazı medya kuruluşlarının terör üzerinden yaptığı saldırılara da cevap verdi.
İşte Başbakan Erdoğan'ın Uğur Dündar'a gönderme yaptığı sözler:
"Aktütün'de bunu yaşadık. Ama ne yazık ki buna çanak tuttular. Bir medya grubu Aktütün'de okul ve öğretmen olamadığını iddia ediyor. Okulun bir iki gün tatil edilmesini fırsat bilerek bunun üzerinden iktidara vurmanın yolunu aramak en azından insafsızlıktır. Konu ile ilgili Milli Eğitim Bakanı açıklama yaptı ama onlarda gündeme gelmedi. Bunun için yalan haber yapanları işaret ediyorum. Bunu saptırmak ve senaryo ile iktidarımızın üzerine yürümek aslında milli birliğimizi zedelemektir. Kendilerine çeki düzen vermelerini hatırlatmak istiyoruz. Bir gün sağlarsın iki gün sağlarsın ama bir gün gelir bu millet sizi de yokluğa mahkum eder."
Recep İvedik efsanesi geri dönüyor!
30 milyon YTL
Yapımcılığını Faruk Aksoy'un üstlendiği komedi filminin, ilki kadar büyük yankı uyandırması bekleniyor. Yönetmen koltuğunda yine Togan Gökbakar var. Fenomen haline gelen Recep İvedik'in şehir hayatının anlatıldığı filmde, babaanne rolündeki Gülsen Özbakan'ın da dikkatleri üstüne çekeceği belirtiliyor. 'Recep İvedik', 4 milyon 278 bin kişiyle, 'Türk sinema tarihinin en çok izlenen filmi' unvanını elde etmişti. Filmin 30 milyon YTL'lik hasılatından Şahan Gökbakar'a tam 3 milyon YTL kalmıştı.
Ah de vefa
- Ey halife, bu aramızdaki arkadaş bizim babamızı öldürdü. Ne gerekiyorsa lütfen yerine getirin.
Bu söz üzerine Hz. Ömer suçlanan gence dönerek :
- Söyledikleri doğru mu diye sorar.
Suçlanan genç der ki :
- Evet doğru.
Bu söz üzerine Hz Ömer anlat bakalım nasıl oldu diye sorar. Genç anlatmaya başlar:
- - Ben bulunduğum kasabada hali vakti yerinde olan bir insanım. Ailemle beraber gezmeye çıktık, kader bizi arkadaşların bulunduğu yere getirdi. Affedersiniz hayvanlarımın arasında bir güzel atım var ki dönen bir defa daha bakıyor. Hayvana ne yaptıysam bu arkadaşların bahçesinden meyve koparmasına engel olamadım. Arkadaşların babası içerden hışımla çıktı atıma bir taş att ı, atım oracıkta öldü. Nefsime bu durum ağır geldi, ben de bir taş attım, babası
öldü. Kaçmak istedim fakat arkadaşlar beni yakaladı, durum bundan ibaret, dedi. Hz Ömer:
- Söyleyecek bir şey yok, bu suçun cezası idam. Madem suçunu da kabul ettin, dedi. Bu sözden sonra delikanlı söz alarak:
- Efendim bir özrüm var, diyerek konuşmaya başladı:
- Ben memleketinde zengin bir insanım, babam, rahmetli olmadan bana epey bir altın bıraktı. Gelirken kardeşim küçük olduğu için saklamak zorunda kaldım. Şimdi siz bu cezayı infaz ederseniz yetimin hakkını zayi ettiğiniz için Allah(cc) indinde sorumlu olursunuz, bana üç gün izin verirseniz ben emaneti kardeşime teslim eder gelirim, bu üç gün içinde yerime birini bulurum, der.
Hz. Ömer der ki:
- Bu topluluğa yabancı birisin, senin yerine kim kalır ki?
Sözün burasında genç adam ortama bir göz atar, der ki:
- Bu zat benim yerime kalır. O zat Hz. Peygamber Efendimizin (sav) en iyi arkadaşlarından, daha yaşarken cennetle müjdelenen Amr Ibni As' dan başkası değildir. Hz. Ömer Amr'a dönerek:
- Ey Amr, delikanlıyı duydun, der. O yüce sahabe:
- Evet, ben kefilim, der ve genç adam serbest bırakılır. Üçüncü günün sonunda vakit dolmak üzere ama gençten bir haber yoktur. Medine'nin ileri gelenleri Hz. Ömer'e çıkarak gencin gelmeyeceği, dolayısıyla Amr Ibni As'a verilecek idam yerine maktulün diyetini vermeyi teklif ederler, fakat gençler razı olmaz ve babamızın kanı yerde kalsın istemiyoruz derler. Hz. Ömer kendinden beklenen cevabı verir de r ki:
- Bu kefil babam olsa fark etmez cezayı infaz ederim . Hz Amr Ibni As ise tam bir teslimiyet içerisinde der ki:
- Biz de sözümün arkasındayız. Bu arada kalabalıkta bir dalgalanma olur ve insanların arasından genç görünür. Hz. Ömer gence dönerek derki:
- Evladım gelmeme gibi önemli bir nedenin vardı neden geldin?
Genç vakurla başını kaldırır ve (günümüz insani için pek de önemli olmayan):
- 'AHDE VEFASIZLIK ETTI' demeyesiniz diye geldim der. Hz. Ömer başını bu defa çevirir ve Amr Ibni As'a der ki:
- Ey Amr, sen bu delikanlıyı tanımıyorsun, nasıl oldu onun yerine kefil oldun?. Amr Ibni As Allah kendisinden ebediyyen razı olsun, vakurla kanımızı donduracak bir cevap verir:
- Bu kadar insanın içerisinden beni seçti.'İNSANLIK ÖLDÜ 'dedirtmemek için kabul ettim, der. Sıra gençlere gelir, derler ki:
- Biz bu davadan vazgeçiyoruz.
Bu sözün üzerine Hz Ömer:
- Biraz evvel babamızın kani yerde kalmasın diyordunuz ne oldu da vazgeçiyorsunuz, der. Gençlerin cevabı da dehşetlidir:
- MERHAMETLİ İNSAN KALMADI' DEMEYESINIZ DİYE
BENDE SİZE BU MAİLİ YOLLUYORUM, ÇÜNKÜ
'GÜZEL KONU PAYLAŞAN KALMADI'
DEMESİNLER DİYE...
Temiz İnternet için Sazan Olma,Oltaya Gelme
İnternet çoğu kimse için güvenilmez bir ortamdır.Özellikle kredi kartıyla alışverişte son kullanıcı için büyük tehlikeler var.Son dönemde özellikle garanti ve akbank müşterilerine yönelik çok fazla phishing mesajları yayılmaya başladı.Bu duruma bir çözüm olarak oltayagelme.com sitesi kurulmuş.Sitede phishing yapılan sitelerin adresleri ve kandırılma yöntemleri anlatılıyor.Sizde karşılaştığınız bu siteleri oltayagelmeye ekleyerek veritabanına katkı sağlayın.Bu güzel site için emeği geçenlere teşekkürler.
GoogleUpdate.exe nasıl silerim?
Google'un web tarayıcısı Chrome'u yüklediğimden beri bilgisayarımda arka planda GoogleUpdate.exe isimli iki program çalışıyor. Bilgisayarımın benden izinsin internet ile ilişki kurmasından kıllandığım için bu işlemleri yok etmeye karar verdim ve buldum paylaşayım dedim. Belki aynı dertten muzdarip olanlar vardır. Google amcam bu programları Chome'unu güncellemek için kullanıyormuş. Bilemiyoruz belki arka taraftan belli belirsiz bilgilerde gönderiyordur.
Herneyse nasıl kurtulacaksınız bu exelerden anlatmaya başlayayım.
1. İlk önce Görev Yöneticinizi açın ve GoogleUpdate.exelerin İşlemini sonlandırın.
2. Denetim Masasından Zamanlanmış Görevlere girin.
3. GoogleUpdate.exe dosyalarını göreceksiniz. Bu dosyaları silin ve kurtulun.
Bilgisayarınızı yeniden başlattığınızda bu problemle karşılaşmayacaksınız.
Yahoo Liveın fişi çekildi
Yahoo, kullanıcılarına canlı yayın hizmeti verdiği Yahoo Live'ın fişini çekti. Yahoo Live blogundan duyurulan kapatma 3 Aralık'ta gerçekleştirilecek. Video streaming servislerinin geleceği olarak görülen canlı yayınlar konusunda YouTube'un da çalışmaları olduğu biliniyorken Yahoo'nun servisini sonlandırması soru işaretleri yarattı. YouTube'un bu sene içinde canlı yayın servisini hayata geçireceği konusunda blogosferde bir süredir duyumlar vardı.
Yahoo, Live servisini bu yıl Şubat ayında açtığında, bunun deneysel bir çalışma olduğu söylenmişti. Deneyi Yahoo bünyesinde çalışan Brickhouse ekibi üstlenmiş ve yaklaşık 9 aydır başarılı bir servise imza atmışlardı. Yahoo Live'ın blogunda yer alan açıklamada Brickhouse ekibinin Yahoo bünyesindeki projelerde devam edeceğinden ve Next! Yahoo adresinden yeni projelerinin takip edilebileceğinden bahsediliyor.
Ek bir bilgi olarak Brickhouse ekibinin bir süre önce kullanıma açılan Fire Eagle isimli Yahoo servisine odaklanmış olduğunu paylaşalım. Fire Eagle kullanıcıların bulundukları lokasyonu kolaylıkla paylaşmasına ve kullanıcının izin vermesi durumunda bu verinin farklı servislerle paylaşılması ile internet üzerinden kullanıcıya lokasyon bazlı özel hizmetler sunulmasına imkan tanıyor. Bu hizmetler sosyal ağ konseptinde kurgulanabileceği gibi, kişiye özel değer yaratan kampanyalar boyutunda da sunulabiliyor.
TARHANAYI YAPARKEN TARİHİNİ DE BİLİN
Malzemeler:
4 yemek kaşığı tarhana
50 gram margarin
Kırmızı pul biber
Kızarmış ekmek
2 diş sarımsak
1 tatlı kaşığı nane
Tuz
Hazırlanışı:
Tarhanayı bir su bardağı su ile ıslatıp 2 saat kadar bekletin. Pişireceğiniz zaman tuz, kırmızıbiber, 3 su bardağı su ve sarımsakları ekleyin. Kaynayıncaya kadar karıştırın.
Kaynayınca altını kısıp naneyi ekleyip 5 dakika pişirin. Kaselere koyduktan sonra kızarmış ekmekle birlikte servis yapın.
Hatalar
Eger bir sofor bir hata yaparsa, bu bir kazadir...
Eger bir doktor bir hata yaparsa, bu bir mudahaledir..
Eger bir muhendis bir hata yaparsa, bu yeni bir atilimdir...
Eger ebeveynler bir hata yaparsa, bu yeni bir kusaktir...
Eger bir politikaci bir hata yaparsa, bu yeni bir hukuk kuralidir...
Eger bir bilim adami bir hata yaparsa, bu yeni bir kesiftir...
Eger bir terzi bir hata yaparsa, bu yeni bir modadir...
Eger bir ogretmen bir hata yaparsa, bu yeni bir teoridir...
Eger bir patron bir hata yaparsa, bu bizim hatamizdir...
Eger bir personal bir hata yaparsa, bu bir "HATA"dir
Eşinizle konuşurken çok dikkat edin
Adam : Hayir. Kesinlikle hayir !!
Kadin: Neden?? Evli olmak hosuna gitmiyor mu!!??
Adam : Oyle demek istemedim. Tabi ki gidiyor.
Kadin: O zaman neden tekrar evlenmezsin ki??
Adam : Tamam. Tamam. Evlenirim.
Kadin: (yuzunde uzgun kirgin bir ifadeyle)Evlenirsin..
Adam : (ne diyecegini bilemez ve azicik kizgin bir iç çeker)
Kadin: Onunla bizim yatagimizda mi yatarsin?
Adam : Baska nerde yatilabilir ki??
Kadin: Benim resimlerimi kaldirip yerlerine onun resimlerini koyar
misin??
Adam : Sanirim bu yapilacak en uygun sey olur.
Kadin: O zaman onun benim ayakkabi koleksiyonumdan
Ayakkabilar giymesine de izin verirsin....??
Adam : Hayir onun ayaklari 37 numara...
Kadin: neeeee
Adam : Haas....s................!!!
ZEYTİNYAĞLI LAHANA DOLMASI
Malzemeler:
2500 gr. dolmalık lahana
200 gr. pirinç
7 adet soğan
3/4 bardak zeytinyağ
1 çorba kaşığı çam fıstığı
1 çorba kaşığı kuş üzümü
1/2 tatlı kaşığı toz şeker
Yenibahar
Karabiber
Tuz
Hazırlanışı:
Lahananın ortasındaki göbek kısmını yuvarlak keserek çıkarın ve içinde 5 bardak su olan tencereye koyun, üzerlerine de tuz ilave ederek kuvvetli bir ateşte kaynatın ve sonra sudan çıkararak soğumaya bırakın.
Lahanalar soğuduktan sonra, damarlı sert kısımlarını çıkarın ve el büyüklüğünde parçalara bölün. Koparılan damarlı kısımları dolmayı pişireceğiniz tencerenin alt kısmına döşeyin.
Diğer taraftan bir tencereye piirinci üstünü iyice kaplayacak kadar sıcak su koyarak soğuyuncaya kadar bir tarafa bırakın. Su soğuyunca pirinçleri iyice yıkayın ve süzün.
Bir tencereye zeytinyağ, küçük kesilmiş soğanları, çam fıstığı ile tuzu koyarak soğanlar pembemsi bir hal alıncaya kadar karıştırarak kavurun. Sonra soğanlara süzmüş olduğumuz pirinçleri koyarak karıştırın ve 10 dakika daha kavurun. Kuş üzümü, yenibahar ve toz şekeri de ilave ederek, pirinçler suyunu çekene kadar 15 dakika daha pişirin ve ılınması için bir kenara bırakın
Bundan sonra hazırladığımız lahana yapraklarını alarak, bunların baş taraflarına 1 çorba kaşığı hesabıyla hazırladığınız içten koyarak,yanlarını üzerine kapattıktan sonra sigara sarar gibi yuvarlayarak sarın ve her dolmayı düzenli bir şekilde tencereye yerleştirin. Sonra tenceredeki dolmalara 1 bardak su katarak, üzerine bir tabak kapatın ve dolmalar suyunu çekinceye kadar 45 dakika pişirin ve dolmalar soğuduktan sonra tabağa alarak servis yapın.
ODTÜden Doğada Yok Olan Plastik İcadı
Mısır koçanı, pamuk sapı gibi değersiz tarımsal biyo-atıklardan doğada yok olan plastik icat ettiler.
Artık doğada yüzyıllarca yok olmayan ve doğaya zarar veren plastiklerden ODTÜ'lü bilim adamları sayesinde kurtulacağız.
ODTÜ Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ufuk Bakır çalışmaları için patent alacaklarını söyledi. Özellikle son zamanlarda küresel ısınma vb çevre olaylarının arttığını belirten Bakır kimya endüstrisinde "yeşil kimya" kavramını giderek yaygınlaştırdığını ve çevreye zararlı kimyasalların kullanımının kısıtlandığını ya da yasaklandığını kaydetti.
Çeşitli bilim çevrelerinin petrolün 40 yıl içinde biteceği ile ilgili görüşlerinin giderek önem kazandığını ifade eden Bakır, "Bu bitişi pek çok kişi sadece 'taşıt araçlarında kullanılan benzinin artık kalmaması' olarak algılıyor.
Oysa benzin, petrol ürünleri içinde yalnızca küçük bir bölümü oluşturuyor. Petrol bittiğinde önemli bir petrokimya ürünü olan ve PVC'den polietilene kadar pek çok endüstriyel plastiğin de üretimi duracak" dedi.
Aynı bölümden Prof. Dr. Gürkan Karakaş şunları söyledi: "Tamamen değersiz tarımsal atıkları kullanarak yaptığımız yeni nesil plastikler, antimikrobik özellikleri nedeniyle özellikle gıda paketlemesi için son derece elverişli. Çalışmamızda biyofilm üretimi üzerinde durduk. Bu biyo-filmler günümüzde petrokimya ürünü plastiklerin kullanıldığı değişik yerlerde, örneğin, poşet yapımında, paketleme filmi ya da kabı yapımında kullanılabilir. Sebze ve meyvelerin uzun süre saklanması için de son derece elverişli.
Çalışmamız sonucu yeni nesil plastik diyebileceğimiz bu ürün, doğada kendi kendine yok olabiliyor. Ayrıca yüzlerce yıl bozulmadan doğada kalabilen plastiklerin neden olduğu çöpleri önemli ölçüde azaltabilir hatta yenebilir de..."
ÖYLE BÖYLE SENİN İLE
Ömür boyu sürsün böyle
Gel yanıma otur şöyle
Gönülden şarkılar söyle
Çekmeyelim biz hiç çile
Dökmeyelim aşkı dile
Üstelikte bile bile
Katmayalım aşka hile
Demeyelim hele hele
Vermeyelim gönlü ele
Katmayalım esen yele
Akıp giden çoşan sele
Benzeyelim mor sümbüle
Ağıt yakalım biz güle
Çatmayalım her bülbüle
Akıp gidelim gönüle
Günlerin isimleri nerden geliyor ?
PAZAR: Farsça "bâzâr" kelimesinden. Bâzâr; alışveriş yeri, yiyecek satış yeri. Bu addan anlam değişmesiyle, haftanın günlerinden birinin adı olmuş.
(Türk Dilinin Etimoloji Sözlüğü,İ.Zeki Eyyüboğlu,Sosyal Yayınlar,1995)
PAZARTESİ: Farsça "bâzâr" ile Türkçe "ertesi" kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuş.
SALI: İbranice'den pazartesi ile çarşamba günleri arasındaki gün.
(Temel Büyük Türkçe Sözlük,Dr.Mehmet Doğan,Bahar Yayınları,1994)
ÇARŞAMBA: Farsça'dan, çehar-şenbe (dördüncü gün).
PERŞEMBE: Farsça'dan "penc-şenbih" (beşinci-gün) anlamında.Kelime bozularak alınmış.
CUMA: Arapça'dan haftanın altıncı günü.
(Türk Dil Kurumu Sözlüğü,TDK Yayınları,1965,Ankara); Arapça'dan cem'den, cum'a ;toplantı,toplanmadan.)
(Türk Dilinin Etimoloji Sözlüğü,İ.Zeki Eyyüboğlu,Sosyal Yayınlar,1995)
2918 Sayılı Trafik Kanunu: Mutlaka Okuyun!
2918 Sayılı Trafik Kanunu: Mutlaka Okuyun!
KAZASIZ GÜNLER DİLEĞİYLE . . .
Herhangi bir Trafik Kazası sonrasında, bir Hastaneye (Özel veya Devlet) gittiğinizde veya getirildiğinizde, Size veya Yakınlarınıza (2918 nolu yasayı bilmediğiniz zannedilerek),
"Yapılacak Müdahele ve Tedavi Ücretlerini Ödeyeceğinize dair, Şu Belgeyi İmzalayınız." teklifi ile karşılaşabilirsiniz.
Ancak; Sizde, bu form'un altına, "Bu Belgeyi İmzalamazsam, Bana Müdahele Edemeyeceğinizi ve Tedavimin Yapılamayacağını" yazın ve imzalayın! dediğiz anda
HASTANENİN BÜTÜN İMKANLARI SİZİN İÇİN SEFERBER OLACAKTIR. (*)
Trafik kazası sonucu yaralanan ve hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınan Kazazedelerin, 2918 sayılı kanuna göre tedavisi için, hiç bir ücret ödememesi gerekiyor. (Madde:98 ve Madde:108)
Yönetmeliğe göre, Hastane Acil Servisi, kendisine gelen Kazazede'nin maddi durumuna, sosyal güvencesi olup olmadığına ve hastanın özelliklerine bakmadan, gereken tedaviyi ve müdahaleyi herhangi bir ücret talep etmeden, yapmak zorunda.
Bu tedavi sonucu oluşan masraflar ise; "T.C.Sağlık Bakanlığı Karayolları Döner Sermaye İşletmesi" tarafından karşılanmaktadır.(Madde:08 Sağlık Bakanlığı)
HASTANELERİN BU MADDELERDEN BİHABERMİŞ GİBİ VATANDAŞ'TAN PARA TALEP ETME HAKLARI YOKTUR.
TRAFİK MAĞDURLARI YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
(*) Tüketiciler Birliği Raporu'ndan
Bazı şeyler varki açıklanamaz
gelmis ve "Hey, bu guzel gunde niye sarhoslar gibi oturup icki iciyorsun ki?" demis..
Ciftci : Bazi seyler vardir ki aciklanamaz...
Adam : Bu kadar kotu olan sey ne?
Ciftci : Bugun oturmus bizim inegi sagiyordum. Kova tam dolmustu ki sol ayagiyla bir tekme atti ve kova devrildi.
Adam : Tamam ama buna bu kadar uzulmeye degmez...
Ciftci : Bazi seyler vardir ki aciklanamaz...
Adam : Sonra ne oldu?
Ciftci : Bende bir ip aldim ve sol ayagini yandaki direge bagladim...
Adam : Sonra ?
Ciftci : Tekrar oturdum sagmaya devam ettim . Kova tam dolmustu
ki sag ayagiyla bir tekme daha atti ve kova yine devrildi.
Adam : Yine mi?
Ciftci : Bazi seyler vardir ki aciklanamaz...
Adam : Sonra ?
Ciftci : Bende baska bir ip alip sag ayagini da yandaki direge
bagladim. Tekrar sagmaya basladim. Tam kova dolmustu ki aptal inek bu kez de kuyruguyla bir kova sutu devirdi..
Adam : Hmmm...
Ciftci : Bazi seyler vardir ki aciklanamaz...
Adam : Sonra ne yaptin peki?
Ciftci : Bende baska bir ip aradim bulamiyinca da kemerimle inegin kuyrugunu tavana bagladim. Ve tam o sirada pantolonum dustu ve
karim iceri girdi....
5 dolar
-Size bir soru soracağım, cevabı bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz, sonra siz soracaksınız bilemezsem ben size 50 dolar vereceğim.
Ve ilk soruyu soruyor:
-Ay ile dünya arasındaki uzaklık ne kadardır?
Kadın tek söz söylemeden çantasından 5 dolar çıkarıp adama uzatmış.
Soru sorma sırası sarışına gelmiş:
-Tepeye 3 ayakla tırmanıp 4 ayakla asağı inen şey nedir?
Adam dakikalarca düşünmüş. Yanıtı bulamamış... Cuzdanından 50 dolar çıkarıp kadına uzatmış. Kadın parayı kibarca alıp çantasına koyarken avukat merakla sormuş:
-Cevap ne?
Kadın tek kelime etmeden çantasını açmış ve 5 dolar çıkarıp adama uzatmış...